İnsan Beyni Ruhsal Acıyı Fiziksel Acı Gibi Algılayabilir
Kulağa ilginç gelse de insan beyni, ruhsal acıyı fiziksel acı gibi algılayabilir. Yapılan fMRI çalışmaları dışlanmak ya da terk edilmek gibi sosyal ilişkilere dayalı ruhsal acıların beynin fiziksel acılara tepki gösteren bölgelerinde çeşitli etkilere sebep olduğunu göstermiştir. Bu yüzden gerçekten de psikolojik etkenler, fiziksel acı ve ağrı hissetmenize sebep olabilir.
İnsan Mide Sıvısı Jileti Eritebilir
Kulağa oldukça ilginç gelse de insan mide sıvısı jileti eritebilir. Reader’s Digest tarafın yayımlanan bir makaleye göre yapılan deneylerin insan mide sıvısının jileti eritebilecek güçte olduğu görülmüştür. Bu durumun temel sebebi mide sıvımızda bulunan hidrolik asit oranının oldukça yüksek olması ve jilet gibi materyalleri bile eritecek kadar güçlü olmasıdır.
Beyin Acıyı Hissetmez
Sanılanın aksine insan beyni acıyı hissetmez. Bazı ameliyatlarda insanların uyanık olmalarına rağmen acı hissetmemelerinin temel sebebi de beynin acıyı hissetmemesidir. Acı hissi, sinir uçlarından gelen sinyallerle başlar. Bu yüzden nörolojik sistemde sinir uçlarını bloke eden bir etken söz konusu olursa beyin acıyı hissetmez ve birey uyanık olsa bile herhangi bir rahatsızlık duymaz.
Zihin Kötü Olay ve Durumları Hatırlamaya Meyillidir
2001 yılında yapılan araştırmalar zihnin kötü olay ve durumları hatırlamaya meyilli olduğunu göstermiştir. Bu durum negativy bias fenomeni olarak adlandırılmıştır ve aslında tehlikelere karşı uyanık kalmaya yardımcı olur. Ancak günümüzde zihnin iyi durum ve olaylardan daha çok kötü olay ve durumları hatırlamaya meyilli olması depresyon ve anksiyete gibi psikolojik sağlık problemlerine zihin hazırlamıştır.
Gözler Beyinden Daha Hızlı Tepki Verebilir
İnsan gözü, saniyede 100 milyon parçayı algılayabilecek kadar gelişmiş bir organdır. Bu yüzden bazı durumlarda beyin gözlerden daha hızlı tepki verebilir. Ancak beyin gözler aracılığıyla elde edilen görüntü verilerini işleyen organ olduğu için asıl işlevsel olanın beyin olduğunu söylemek mümkündür.
Daha Az Bilgi Sahibi ve Yetenekli Olan Kendilerini Daha Yeterli Görebilirler
Dunning kruger etkisi olarak adlandırılan kurama göre bir konuda daha az bilgi sahibi ve yetenekli olan bireyler o konuyla ilgili gerçekten bilgi sahibi ve yetenekli olan bireylere oranla kendilerini daha yeterli hissedebilirler. Bu durum kulağa ilginç gelse de aslında günlük hayatta bile görülebilir. Dunning kruger etkisinin temel sebeplerinden bir tanesi bir konuda fazlasıyla bilgi sahibi olmanın bireyi çok eleştiri yapabilecek bir konuma getirmesidir. Bir konu hakkında yeterli bilgi sahibi olmayan bireyler ise bilgi yetersizliğinden dolayı o konuda çok yetenekli ve yeterli görebilirler.
Bağımlılıkların Büyük Bir Çoğunluğu Serotonin ile İlgilidir
Sanılanın aksine bağımlılıklar söz konusu olduğu zaman bireylerin asıl bağımlı oldukları şey, bağımlılık maddesinden çok o maddenin serotonin ile olan ilişkisidir. Örnek olarak sigara bağımlılığını ele alırsak sigara bağımlılığında bireylerin sigaraya olan bağımlılıklarının temel sebebi, nikotinin serotonin salgılanmasını artırmasıdır. Serotonin, mutluluk ve tatmin olma hislerini tetikleyen bir hormondur ve bu yüzden birey aslında sigaranın kendisinden daha çok sigaranın serotonin artırıcı etkisine bağımlı hale gelir.
Sosyal Açıdan Onaylanmak Beyin Tarafından Fiziksel Ödül Gibi Algılanır
Yapılan araştırmalar sosyal onaylanmanın beyin tarafından tıpkı fiziksel ödül gibi algılandığını göstermiştir. Örnek olarak sosyal medyada bir beğeni almak sosyal onaylanma kapsamına girer ve beyinde dopamin salgılanmasını arttırır. Dopamin, ödül - ceza ilişkisine bağlı bir hormondur. Dopamin salgılanmak demek fiziksel ve somut açıdan ödüllendirilmiş gibi hissetmek anlamına gelir. Onaylanmanın bu kadar çekici bir durum olmasının temel sebeplerinden bir tanesi de bu ilişkidir.