Kaygılı bağlanma, endişeli ve sağlıklı olmayan bir bağlanma türüdür. Kaygılı bağlanmaya sahip olan kişilerin endişelerinin kaynağı reddedilme ve terk edilme korkusudur. Reddedilmek ve terk edilmek elbette ki hoş deneyimler değildir ama bir bireyin bunlardan çok fazla korkması ve bu korkuyu sağlıklı olmayan bir bağlanma şekli haline getirmesi kaygılı bağlanmaya sahip olduğunu gösterir.
Kaygılı Bağlanma Belirtileri Nelerdir?
Kaygılı bağlanma belirtileri şu şekilde sıralanabilir:İlk Adımı Atmaktan Korkmak
Kaygılı bağlanma yalnızca ilişkiler esansında değil ilişki kurmadan önce de kendisini gösterebilir. Kaygılı bağlanan bireyler genellikle ilk adımı atmaktan korkarlar. Onlar için potansiyel bir partnere herhangi bir adım atmak ya da biri ile arkadaş olmak adına herhangi bir eylemde bulunmak oldukça korkutucudur. Bu durumların korkutucu olmasının temel sebebi de kaygılı bağlanmanın hem sebebi hem sonucu olabilen reddedilme kaygısıdır. Kaygılı bağlanan kişiler reddedilmeyi çok fazla kişisel olarak algıladıkları için reddedilme korkusuyla ilişkiler için ilk adımı atmaktan çekinirler ve karşı tarafın adım atmasını bekleyebilirler.Genellikle ya da Her Zaman En Kötüsünü Düşünmek
Bir insanın kötü senaryoları düşünmesi kaçınılmaz ve bir noktaya kadar da normaldir. Ancak kaygılı bağlanma stili ile bağlanan kişiler neredeyse her zaman en kötü senaryoyu düşünürler. Örnek olarak biri ile aralarında küçük bir problem yaşandığında bile o kişinin onlardan nefret ettiğini ya da o kişi ile olan ilişkilerinin tamamen biteceğini düşünebilirler. Bu durum stres, hüzün ve kaygı ile karşı karşıya kalmalarına sebep olur.Yalnız Kalamamak
Yalnız kalmak birçok kişi için hoş bir deneyim değildir. Ancak her insanın hayatının belirli dönemlerinde yalnız kalması söz konusu olabilir. Yalnızlıktan çok fazla korkmak ve yalnız kalmamak adına çok büyük çabalar göstermek ve hatta yanlış ilişkiler kurmak, kaygılı bağlanmaya işaret edebilir. Kaygılı bağlanma stiline sahip olan kişilerin yalnız kalmaya dair olan korkuları çok yanlış romantik ilişkilerin içerisine girmelerine ve sahte dostlar edinmelerine sebep olabilir.Sürekli Olarak Onaylanmak İstemek
Her insan özellikle de yakın olduğu kişiler tarafından onaylanmak ister. Ancak hayatımızda bulunan bireylerin bizi sürekli olarak onaylamaları mümkün değildir. Bazı durumlarda ve zamanlarda tarafların kişilik özelliklerinin ya da etik anlayışlarının farklı olması gibi sebeplerle birbirlerini onaylamamaları söz konusu olabilir. Güvenli ve sağlıklı bir şekilde bağlanan bireyler bunu çok büyük sorun haline getirmezler ve bunun kişisel olmadığının farkına da varabilirler. Ancak kaygılı bağlanan kişiler için durum böyle değildir. Onlar için onay görmemek demek sevilmemek, nefret edilmek ve hatta terk edilecek olmak gibi ekstrem anlamlar taşıyabilir. Bu yüzden hayatlarında bulunan kişiler tarafından sürekli olarak onaylanmak isterler.Her Şeyi Kişisel Algılamak
Her ilişkide zaman zaman olumsuz durum ve olaylar yaşanabilir. Ancak tarafların olumsuz durum ve olayları sürekli olarak kişisel algılamaları kaygılı bağlanmaya işaret eder. Bazı durumlarda yaşanan olumsuzluklar, karşı taraftan bağımsız olarak kişinin kendisi ile ilgili olabilir ve böyle durumlarda karşı tarafın sorunu kişisel algılamaması gerekir. Ancak kaygılı bağlanan kişiler her türlü olumsuzluğu kişisel algılarlar ve kendilerine yönelik bir saldırı ya da tehdit gibi görebilirler. Örnek olarak sağlıklı ve güvenli bağlanan bir kişi partnerinin çok yoğun bir şekilde çalışmasından dolayı birkaç saat boyunca onunla konuşamadıysa bu durumu kişisel bir durum gibi görmez ve anlayışlı bir şekilde karşılayabilir. Ancak kaygılı bağlanan bir kişi böyle bir durum karşısında partnerinin onu sevmediğine ya da onu terk etmek istediğine dair ekstrem düşüncelere kapılır.Fazla Meraklı Olmak
Kulağa ilginç gelse de kaygılı bağlanmanın bilinmeyen belirtilerinden bir tanesi fazla meraklı olmaktır. Kaygılı bağlanma ile ortaya çıkan fazla merak aslında kontrol etme arzusundan kaynaklanır. Kaygılı bağlanma stili ile bağlanan bireyler yakınları hakkında her türlü bilgiyi edinerek onları ve ilişkilerini kontrol edebileceklerini düşünürler ve böylece ilişkilerini güvende tutabileceklerine inanırlar. Bu yüzden kaygılı bağlanan kişiler en samimi ilişkide bile bazı sınırlar olabileceği fikrine inanmazlar ve sınırları aşmaları muhtemeldir.Sevgiye Değer Olmadığını Düşünmek
Kaygılı bağlanan kişiler her türlü olumsuzluğu kişisel olarak algıladıkları için belirli bir noktadan sonra sevgiye değer olmadıklarını düşünebilirler. Örnek olarak bir ayrılık yaşadıktan sonra karşı tarafın hatalarını görmezden gelip kendilerini küçülterek ve zorbalıyarak sevilmeye layık olmadıkları fikrini benimseyebilirler. Ancak bu fikir genellikle büyük bir yanılgıdan ibarettir.Kaygılı Bağlanma Neden Olur?
Kaygılı bağlanmanın nedenleri şu şekilde sıralanabilir:Çocukluk Travmaları
Psikolojik problemlerinin geneline bakıldığı zaman çocukluk travmalarının önemli nedenler arasında yer aldığı görülebilir. Özellikle de kaygılı bağlanma gibi bir sorun genellikle çocukluk travmalarından kaynaklanır. Bireyin ebeveynleri ile sağlıklı bir bağ kuramaması gibi travmatik olaylar yaşaması söz konusuysa sağlıklı bağlanma konusunda problem yaşaması da muhtemeldir.Kötü İlişki Deneyimleri
Bir insanın yaşadığı ilişkiler onun genel piskolojik durumuna, bağlanma şekline ve hayata karşı bakış açısına etki eder. Geçmişte kötü ilişki deneyimleri yaşayan bireyler yıpranırlar ve bu deneyimlerden dolayı kaygılı bağlanma stiline sahip olabilirler. Özellikle de aldatılma sonucunda ilişkinin bitmesi ya da istismarın söz konusu olduğu ilişkilerin yaşanması gibi durumlar kaygılı bağlanmaya zemin hazırlayabilir.Yanlış Algılar ve Yönlendirmeler
Ülkemiz de dahil olmak üzere neredeyse her toplumda çeşitli yanlış algılar ve yönlendirmeler yaygındır. Bu yanlış algılar ve yönlendirmeler bireylerin sağlıklı bir bağlanma şekine sahip olmalarına engel olabilir ve kaygılı bağlanmadan mustarip hale gelmelerine sebep olabilir. Buna ek olarak bireyin çevresinde bulunan insanların kaygılı bağlanmaya sebep olabilecek yönlendirmeler yapmaları da kaygılı bağlanmayı tetikleyebilir.Çocuklarda Kaygılı Bağlanma Görülür Mü?
Çocuklarda kaygılı bağlanma görülebilir. Bir çocuk ebeveynleri ile sağlıklı ilişkiler kuramazsa tıpkı yetişkinler gibi kaygılı bağlanma belirtileri gösterebilir ve hatta hayatı boyunca kaygılı bağlanmadan mustarip olabilir. Bu yüzden çocuğunuzda kaygılı bağlanma belirtileri görüyorsanız onunla olan ilişkinizi ve ona karşı tavırlarınızı gözden geçirmelisiniz. Buna ek olarak bir pedagog tarafından uzman desteği de alabilirsiniz.
Kaygılı Bağlanma Arkadaşlıkta Görülür Mü?
Birçok birey kaygılı bağlanmanın yalnızca romantik ilişkilerde görüldüğü sansa da durum aslında böyle değildir. Kaygılı bağlanma arkadaşlık ilişkilerinde de görülebilir. Özellikle de yoğun anksiyeteye ve kaygılı bağlanmaya sahip olan bireyler arkadaşlık ilişkilerinde de kaygılı bağlanma belirtileri gösterirler. Bu belirtiler tarafların yıpranmasına ve arkadaşlık ilişkisinin bitmesine sebep olabilir.