Trail 5726987 1280

Bitkiler Düşünebilir mi?

Bitkiler ilk bakışta sakin, ağır ve durağan canlılar gibi dururlar. Fakat doğada yalnızca hareket eden varlıkların akıllı olduğunu varsaymak, gerçeği görmemizi engelleyebilir. Yakın zamanlarda yapılan çalışmalar, bitkilerin sanıldığından çok daha kompleks yapılar barındırdığını ortaya koyuyor. Acaba bitkiler hakikaten "düşünebiliyor" mu?

Düşünce Nedir, Bitkiler Düşünebilir Mi?

Genellikle, "düşünce" dediğimizde aklımıza hemen sinir sistemi ve beyin gelir. Oysa bitkilerde ne bir beyin, ne de sinir sistemi bulunur. Ancak bu, onların çevrelerine karşı duyarsız olduğu anlamına gelmez; değişikliklere uyum sağlarlar ve hatta bazı durumlarda sanki bir şeyler öğreniyorlarmış gibi davranırlar. İşte bu durum, bildiğimiz düşünce tanımının ötesinde bir "bitki zekâsı" olabileceği fikrini akla getiriyor.

Bitkiler, ışığı takip eder ve köklerini su bulmak için uzatırlar. Yaralandıklarında, kendilerini korumak amacıyla kimyasal sinyaller yayarlar. Dahası, bazı bitkiler çevrelerinden gelen en ufak titreşimleri bile algılayabilecek kadar gelişmiş sistemlere sahiptir.

Bitkiler Birbirleriyle İletişim Kurabilir Mi?

Kesinlikle, bitkilerin kendi aralarında haberleşme yeteneği vardır. Örneğin, bir akasya ağacı yapraklarına dadanan bir böceği fark ettiğinde, atmosfere kendini koruma amaçlı kimyasal maddeler yayar. Bu uyarı, etraftaki diğer ağaçlar tarafından da algılanır ve onlar da savunma mekanizmalarını devreye sokarlar. Bu tarz bir iletişim, adeta "bitkisel sinir sistemi" olarak adlandırabileceğimiz yapılar sayesinde mümkün olur.

Ek olarak, toprak altındaki mantar ağları (mikorizal ağlar) vasıtasıyla bitkiler, birbirlerine sinyaller gönderebilir ve hatta besin maddeleri paylaşabilirler. Bu karmaşık sistemler, bazı araştırmacılar tarafından "ormanlar arası internet ağı" olarak da isimlendirilmektedir.

Bitkilerin Hafıza ve Öğrenme Durumu Nasıl?

2014'te gerçekleştirilen bir çalışmada, küstüm otunun sürekli tekrar eden, fakat tehlike arz etmeyen bir etkiye gösterdiği reaksiyonun değiştiği fark edildi. Bitki, örneğin üzerine su damlatılması gibi zararsız uyarılara ilk başlarda yapraklarını kapatarak karşılık vermiş; fakat zamanla bu uyarının kendisine zarar vermediğini "idrak etmiş" ve yapraklarını kapama eylemini sonlandırmıştı. Bu durum, bitkilerde de öğrenme ve kısa süreli hafıza yeteneğinin olabileceğine işaret eden mühim bir keşif olarak değerlendirildi.

Dahası, bu öğrenme biçimi, günlerce, hatta haftalarca sonra bile varlığını korudu. Başka bir deyişle, bitki sadece tepki vermekten vazgeçmekle kalmamış, aynı zamanda bu edindiği bilgiyi "aklında tutmuştu".

Bitkilerin Bilinci Var Mı?

Bitkilerin etraflarını nasıl algıladıkları, buna nasıl karşılık verdikleri ve öğrenmeye benzer hareketler sergilemeleri, akıllarında bir şeyler olabileceği fikrini akla getiriyor. Ancak, kendilerinin farkında olup olmadıkları, yani bilinçli olup olmadıkları konusu, bilimsel olarak henüz netlik kazanmış bir durum değil.


Bitkiler "bizim gibi" bir düşünce yapısına sahip değiller. Fakat bu, onların hiçbir şekilde düşünmedikleri manasına gelmeyebilir. Onların düşünme şekli daha yavaş, daha sessiz ve kimyasal süreçlerle işliyor olabilir. Bu durum da, doğadaki zekânın yalnızca beyinle sınırlı olmadığını bizlere anımsatıyor.