BİLMENİZ GEREKEN FOTOĞRAF TEKNİKLERİ
Güzel fotoğraflar çekmek istiyorsanız bu çok doğal. Ancak her sanatta olduğu gibi bilmeniz gereken bazı fotoğrafçılık teknikleri vardır ve bunları ne kadar erken öğrenirseniz, fotoğraflarınızdaki değişiklikleri o kadar çabuk fark edersiniz. Fotoğrafçılık tamamen ustalaşabilecek bir sanat değildir ve her gün yeni bilgilerle karşılaşabilirsiniz. Ancak bazı etkili fotoğrafçılık teknikleri vardır. Şüphesiz gelişmeye devam etmenin en iyi yolu sık sık pratik yapmak, hata yapmak ve ister deneyimli fotoğrafçılar ister yeni başlayanlar olsun başkalarından öğrenmeye açık olmaktır.
Makinenin tutuşunu doğru öğrenin!
Fotoğrafçılık teknikleriyle ilgili ilk nokta açık görünebilir. Ancak yeni başlayanların çoğu kamerayı doğru tutmaz ve bu da bulanık ve bulanık görüntülere neden olur. Elbette ki tripod, kamera sarsıntısını önlemenin en iyi yoludur. Ancak, düşük ışıkta çekim yapmadığınız sürece tripod kullanmayacaksınız, bu nedenle gereksiz hareketleri önlemek için kamerayı doğru tutmak önemlidir.Zamanla makineyi tutmanın farklı bir yolunu geliştireceksiniz, ancak en azından ilk başta makineyi her zaman iki elinizle tutun. Sağ elle kameranın sağ tarafını tutarak kameranın ağırlığını desteklemek için sol eli merceğin altına yerleştirin. Ayrıca kamerayı vücudunuza daha yakın tutarak daha sabit tutabilirsiniz.
RAW çekimini alışkanlık haline getirin!
RAW, JPEG gibi bir dosya formatıdır ancak JPEG'den farklı olarak, sıkıştırmak yerine kameranın sensörü tarafından kaydedilen tüm görüntü verilerini yakalar. RAW formatında çekim yapmak size yalnızca daha yüksek kaliteli görüntüler sağlamakla kalmaz, aynı zamanda son işlemler üzerinde daha fazla kontrol sahibi olmanızı sağlar. Örneğin aşırı pozlama veya az pozlama gibi sorunları düzeltebilir, renk sıcaklığını, beyaz dengesini, kontrastı ve daha fazlasını ayarlayabilirsiniz.Pozlama üçgenini öğrenin!
İlk başta biraz korkutucu görünebilir ancak maruz kalma üçgeni, maruz kalmanın en önemli üç unsurunu ifade eder. ISO, diyafram açıklığı, deklanşör hızı. Manuel modda çekim yaparken net, parlak fotoğraflar üretmek için üç faktörün de dengede olması gerekir.ISO, kameranın ışığa olan duyarlılığını kontrol eder. Daha düşük ISO ayarları kameranın ışığa karşı daha az duyarlı olmasını sağlarken, daha yüksek ISO ayarları kameranın ışığa daha duyarlı olmasını sağlar.
Açıklık, kameranın sensörüne giren ışık miktarını kontrol eden lensteki açıklıktır. Daha büyük bir diyafram açıklığı (daha düşük bir F değeriyle gösterilir) daha fazla ışığın içeri girmesine izin verirken, daha dar bir diyafram açıklığı (daha yüksek bir F değeriyle gösterilir) daha az ışığın içeri girmesine izin verir.
Enstantane hızı, fotoğraf çekerken deklanşörün ne kadar süre açık kalacağını kontrol eder. Deklanşör ne kadar uzun süre açık kalırsa kameranın sensörüne o kadar fazla ışık ulaşır. Hızlı enstantane hızları hareketi dondurmak için iyidir, yavaş enstantane hızları ise hareketi bulanıklaştırır.
ISO değerini yükseltin!
Fotoğrafçılık tekniklerinde ISO kullanımına odaklanın. Çoğu fotoğrafçı, fotoğrafların grenli görüneceği veya "gürültü" oluşturacağı korkusuyla yüksek ISO değerlerinde çekim yapmaktan kaçınmaya çalışır. Daha yüksek ISO'ların görüntü kalitesini düşürebileceği doğrudur ancak her şeyin bir zamanı ve yeri vardır. Hareket bulanıklığı yavaş deklanşör hızı kullanmanızı engelliyorsa ve tripod kullanamıyorsanız, hiç fotoğraf çekmemektense biraz gürültülü keskin bir fotoğraf çekmek daha iyidir, böylece daha fazla fotoğraf çekebilirsiniz.Flaşı dikkatli kullanın!
Aydınlatma fotoğrafçılıkta en önemli konulardan biridir. Aydınlatma unsurlarından biri de çoğu zaman kurtarıcı haline gelen flaş kullanımıdır. Ancak dikkatli olunmazsa, kameranın flaşını gece veya düşük ışık koşullarında kullanması, kırmızı göz ve sert gölgeler gibi hoş olmayan etkilere neden olabilir. Genellikle ISO'yu artırmak ve gürültülü bir fotoğraf çekmek, kameranızın flaşını kullanmak ve çekimi tamamen mahvetme riskine girmekten daha iyidir.Ancak bazen ışık yeterli olmayabilir ve kamera dışında bir aydınlatma yoksa tek seçenek flaşı kullanmaktır. Kendinizi sık sık bu durumda bulmanız ve anı kaçırmak istememeniz halinde yapabilecek birkaç şey mevcuttur. Öncelikle kameranın menüsünden flaş ayarlarını bulun ve parlaklığı mümkün olduğunca azaltın. Daha sonra üzerine bir şey yerleştirerek flaştan gelen ışığı dağıtabilirsiniz.
Histogramı okumayı öğrenin
Görüntünün düzgün şekilde pozlanıp pozlanmadığını görmek için kameranın LCD ekranına bakmanız halinde ekrandaki görüntü olduğundan daha parlak veya daha karanlık görünebilir, dolayısıyla bu durum pozlamayı değerlendirmenin güvenilir bir yolu değildir. Çekim esnasında pozlamayı kontrol etmenin en iyi yolu kameranın histogramını kullanmaktan geçer.Histogramı yorumlamayı öğrenmek biraz zaman ve pratik gerektirir ancak en basit haliyle histogram, bir görüntüde mevcut olan ton aralığını gösterir. Grafiğin sol tarafı siyahı veya gölgeleri, sağ tarafı ise beyazı veya açık tonları temsil eder. Bu nedenle grafik sağa doğru eğilirse görüntü aşırı pozlanabilir ve fotoğrafın parlak alanlarında önemli ayrıntı kaybına neden olabilir. Sola doğru eğilirse az pozlanmış ve çok karanlık olabilir.
Devamlı Pratik Yapın ve Hatalardan Ders Alın!
Aşırı pozlanmış, bulanık veya kötü oluşturulmuş fotoğraflar sinir bozucu olabilir, ancak bunların cesaretinizi kırmasına izin vermek yerine, bunları bir öğrenme aracı olarak kullanın. Sonraki kötü bir fotoğraf çekiminizde hemen silme tuşuna basmayın. Bunun yerine fotoğrafı incelemeye zaman ayırın ve neyin yanlış olduğunu ve onu nasıl iyileştirebileceğinizi düşünün.Çoğu durumda basit bir çözüm vardır. Farklı bir kompozisyon deneyin veya daha yüksek bir deklanşör hızı kullanın. Ancak sorun tekrar tekrar meydana gelirse, fotoğrafçılığınızın belirli yönleri üzerinde çalışma ve zayıf yönlerinizi güçlendirme fırsatı vardır. Belki de geliştirmekte zorlandığınız bir alanda fotoğrafçılık kursu almak faydalı olabilir.